(Geçen haftanın devamı)
3-Memleketin içtimai ve iktisadi hayatı sür’atle inkişaf edecektir. Deniz istediği kadar, birçok zamanlar yol vermemekte ısrar etsin; fakat yürüyen ihtiyaçlar, hiçbir vakit yolsuzluğa mahkûm olmayacaktır. Halk, bugün beş lira verip gittiği, bazen otomobilin bir çukura, bir dereye saplanması veya kırılması ile yolda kaldığı yerlere, en çok iki lira ile çok çabuk ve rahat gitmek saadetine kavuşacaktır. Ve bazan, yolsuzluk yüzünden uğradığımız, gözyaşı döktüğümüz acı hakikatları görmiyeceğiz, felaketleri uzaklaştırmış olacağız.
4-Ankara, İstanbul postaları, yılın her mevsiminde, Karadeniz’in en uzak köşesine nihayet bir buçuk, iki günde ulaşacaktır. Bu sür’atın gerek hükümet, gerek halk işlerinde temin edeceği büyük ve geniş faideyi izaha lüzum görmüyoruz.
5-Bunlardan başka, Karadeniz’in güzel ve cazip sahillerinde canlı bir turizm hareketi başlayacaktır. Ve Karadeniz’in yeşil ve zengin boyları bir eğlence, dinlenme, gezip dolaşma sahası olacaktır. İnsan akışının, turizmin, memleketin iktisadi ve içtimai bünyesinde oynayacağı ileri rolü de izaha hacet yoktur.
6-Bütün bunlarla beraber, bu yolun askeri bakımdan da vücudu lazımdır.
7-Karadeniz sahil yolu, deniz yollarını aksatmıyacak… Belki en medeni ve insani şekilde büyük milli ihtiyaçlardan birini tamamlamış olacaktır.” (Akgün, 10 Mart 1938).
Karadeniz sahil yolunun bölgeye sağlayacağı yararlara değinen Köymen, yazısının sonunda “ana hatlarını hayattan alarak” özetlediği fikirlerinin samimi olduğunu dile getirmiş ve tekrar Umumi Meclis’in Karadeniz vilayetleriyle yol konusunda temasa geçmesi gerektiğini vurgulamıştır.
Dönemin notlarından anlaşıldığı üzere, yapılması beklenen Karadeniz sahil yolu, zamanın şartları çerçevesinde her açıdan hayatı kolaylaştıracaktı. Yollar, sürekli geçici onarımlarla ekonomiyi eskisi gibi yıpratmayacak, arabalara çok zarar yaşatmayacak, arabaların ve tekerlerin ömrü uzayacak, ulaşım hızlanacak ve maliyeti düşecek, postalar bölgede daha hızlı ulaşacak, bölgeye insan akışı güçlenecek, Karadeniz sahil boyları eğlence ve tatil alanı olacak; buralarda canlı bir turizm başlayacak ve yolsuzluk yüzünden gözyaşı dökülen felaketler uzaklaştırılmış olacaktı. Köymen’in yukarıda naklettiğimiz Karadeniz sahil yoluna dair düşünceleri, üzerinden geçen uzun bir zamana rağmen önemini ve geçerliliğini korumuştur…-Son-