GÜCE’NİN TARİHİNE DAİR NOTLAR (3)
11. yüzyılda, Malazgirt zaferinin ardından Türk boylarının yoğun bir biçimde Türkistan’dan İran’a, İran’dan da Anadolu’ya göçmeye başladıkları görülmektedir. Anadolu’ya göçen yüz bin çadırlık Türk kitlenin önemli bir kısmının Doğu Karadeniz’e gelerek Giresun-Trabzon arasına yerleştikleri bilinmektedir. Güce’nin doğu-batı ve kuzey-güney istikametinde eski göç yollarını birleştiren bir havza olduğu gerçeğinden hareketle, stratejik öneminin bir neticesi olarak burada çoğu Türk topluluklarının ve yabancı unsurların yerleşmiş olacağını kabul etmek gerekir. Tarihsel süreçte Güce, bölgedeki sekiz önemli yolun kavşağı durumundadır. Bu yolların istikameti şöyledir:
1.Güce merkez-Karadeniz sahili, 2. Güce, Atos mevki – Kozköyü – Arslancık -Harşit Vadisi, 3. Güce – Gelevera – Gümüşhane, 4. Güce Gelevera – Boynuyoğun, 5. Güce – Kemaliye – Espiye, 6. Güce – İkidere – Espiye, 7. Güce – İlit – yaylalar, 7. Tirebolu – Henküllü – Kozköyü – Şabankale – Yaşmaklı Ağaçbaşı – Gümüşhane.
Yöreye dair 1486 tarihli ilk tahrirde adı geçen büyük köyler, tarihsel süreçte yeni köylerin oluşmasını sağlayarak idari sınırlarında ve statülerinde önemli değişiklikler yaşamışlardır. Fatsa’nın aktarımlarına göre, Alahnas Nahiyesi’nin idari sınırları Tirebolu’nun güneyindeki Arageriş’ten başlayıp, yine ilçenin güneyindeki İlit’e dek uzanmaktaydı. Alahnas, genel olarak bugünkü Güce ilçe sınırlarıyla Tirebolu’nun güneybatı kısımlarına denk gelmektedir.
Tirebolu yöresiyle ilgili bilgi veren seyyahlardan Bıjışkyan’ın, Tirebolu’ya dair gözlemleri daha ziyade sahil şeridinden ibarettir. Bu nedenle, zikredilen seyyahın yöreden geçtiği 19. yüzyılda Tirebolu’nun bir köyü durumundaki Güce’ye dair bilgi vermemesi doğaldır. Bıjışkyan, bu yüzyılda Tirebolu kasabasında Türk, Rum ve Ermenilerin birlikte yaşadıklarını yazmıştır. Bu dönemlerde Güce’den yakın civardaki kasaba ve köylere göçler gerçekleştirilmektedir. Örneğin, 1835 yılı nüfus kayıtlarına göre, Güce’den iki kişi Görele’nin Aralıkoz köyüne göçmüştür. Birinci Dünya Savaşı’nın başlamasıyla yöredeki siyasi kargaşanın artması, azınlıkların isyanları ve ortaya çıkan etnik çatışmalarla birlikte Rus işgalinin gerçekleşmesi, yörede yoğun göç hareketlerine yol açmış, bu kozmopolit bölgede büyük bir değişiklik olmuştu. Bu süreçte Güce’nin içinde bulunduğu Tirebolu Kazası, Trabzon merkez sancağına bağlıdır. Yaylacılığa bağlı hayvancılıkla meşgul olan Güce köylülerine ait hayvan sayısı ve vergi miktarları hakkında, 1876 tarihli Osmanlı kayıtları ayrıntılı bilgiler vermektedir…
(Kaynaklar: F. Sümer, Oğuzlar, İstanbul 1999, s. 79-352; A. Kufacı, Giresun İli Güce Yöresi Araştırmaları, Trabzon 2016, s. 17-36; P. M. Bıjışkyan, Karadeniz Kıyıları Tarih ve Coğrafyası, İstanbul 1969, s. 38; F. Emecen-A. Yüksel, Görele Kazası Nüfus Defteri (1835), Trabzon 2015, s. 75-113; M. Fatsa, 15. ve 16. Yüzyıllarda Giresun, Ankara 2010, s. 122; M. Goloğlu, Trabzon Tarihi, Trabzon 2000, s.127).
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.