1930’LARDA ŞEBİNKARAHİSAR KÖYLERİNDE YOKSULLUK (2)
Şebinkarahisar köylerinde 1936-1937 yıllarında yaşanmış olan kuraklık ve kıtlık felaketini bitirmek amacıyla kaymakam Nuri Güven’in köylerde ambarlar tesis etme ve bu yolla köylüyü muhtekirlerin elinden kurtarma girişimleri kısa sürede olumlu sonuçlar doğurmuştu. Aradan geçen üç yıla yakın sürenin sonunda, kaymakam Güven köyleri teftiş etmişti. Köylüler artık köy ambarlarından yararlanıyordu. Bununla birlikte kaymakam, çeşitli meyve ağaçlarının Şebinkarahisar köylerinde yetiştirilmesini teşvik ediyor, özellikle ceviz yetiştiriciliği üzerinde önemle duruyordu. 1939 yılı köylüler için güzel geçmiş, yörede ekinler bol ekilmişti. Hava koşullarının olumluluğu, yağmurun makbul düzeyde yağması, kuraklıktan çok cefa çekmiş köylüler arasında 1939 yılının uğurlu ve bereketli bir yıl sayılmasını sağlamıştı. 1939’da Şebinkarahisar köylerinde yaşanan olumlu gelişmeler, basında şöyle yer almıştı:
“Şebinkarahisar’da Köy İşleri
Casino siteleri canlı casino siteleri bahis sitesi kaçak bahis siteleri
Köy Anbarları ve Teftişler
Ş.Karahisar (Hususi)- Şebinkarahisar köylüsünü murabahacılardan kurtarmak, muhtaç ve geliri az çiftçiyi korumak ve bu suretle köyün içtimai ve iktisadi kalkınmasına müspet şekilde hizmet etmek üzere, Kaymakam Bay Nuri Güven bundan üç sene evvel köy anbarları tesisine karar vermiş ve derhal işe başlamışlardı.
Bu işin başarılması ve köye yerleşmesi için sayın kaymakam köy köy dolaşarak köylünün bu iş üzerinde uyanmasını ve anbarların tesisini temin etmişlerdi. Bugün, köy idaresinin sıkı ve devamlı murakabesi altında bulunan ve köylünün şuurlu alakası ile inkışaf etmekte olan köy anbarlarından köylü faydalanmaktadır.
Geçen hafta köyleri teftiş ve tetkike çıkan kaymakam, diğer köy işleri meyanında ve bilhassa anbarlara taalluk eden işler üzerinde durmuşlardır.
Ağaç dikme faaliyeti
Şebinkarahisar’da her türlü meyve ağacı yetiştirilmesinde iklim şartları müsaittir. Bunlar arasında bilhassa cevizin hususi bir mevkii vardır. Bunu takdir eden hükümet bahçesini büyük bir ceviz fidanlığı haline getirmiştir. Bunlar halka tevzi edilecektir. Bununla beraber halkevi köycüler kolundan bir grup köylere çıkmıştır. Şu mevsimde bilhassa ağaç dikme ve yetiştirme maksatları üzerinde köylü, planlı bir şekilde tenvir edilmekte ve ağaç dikme ve diktirme ameliyesine hız verilmektedir.
Ekim ve yağmur
Bu sene daha güzden havaların iyi ve müsait derecede yağışlı gitmesinden bu havalide bol ekin ekilmiş; bahar zeriyatı da aynı nisbette mükemmel olmuştur. Geçenlerde yağan bol yağmurlar, ekinlere çok yaramış ve köylünün yüzünü güldürmüştür. Kuraklıktan çok canı yanan köylü, bu yılı uğurlu ve bereketli saymaktadır.” (Akgün, 27 Nisan 1939).
Kaymakam Nuri Güven, 1936’da Erzincanlı Ahmet Bey’den görevi devralmış, 1939’da görevini Halil Demirbağ’a devretmiş; üç yıllık görevi süresinde Şebinkarahisar köylülerinin yoksullukla mücadelesinde önemli çözüm yolları bulmuş, köylerin kalkınmasında kısa vadede refah seviyesinin yükselmesine zemin hazırlamıştır.
1936’da başlayan gıda buhranının ardından, Şebinkarahisar köylerinin çoğunda, köylülerin, gençlerin, köycülük politikasını iyi uygulayan görevli ve kararlı bir ekibin girişimleriyle köy ambarları kurulmuş ve hızla yaygınlaştırılmıştı. Nüfusun çoğunluğunun köylerde yaşadığı bu dönemlerde, yönetici kadronun “köycülük” politikası çok yönlü bir biçimde sürdürülüyordu: Okuma yazma, eğitim, sağlık, iletişim, tarım, ekonomi gibi pek çok alanda köyleri kalkındırmak, köycülük politikasının bir gereğiydi. Köylü kalkınırsa ancak topyekûn kalkınma gerçekleşecekti. Bunun için köylüler köyünde kendi emekleriyle, büyük bir hevesle okul yapıyor, buraya öğretmen istiyorlardı. Salgın hastalıkların fazla olduğu, çocuk hastalıklarının yaygın olduğu, kuraklık, kıtlık, açlık ve sefaletin fazla olduğu, elbisenin kıt olduğu, okuma yazma bilenlerin çok az olduğu, tarımsal bilgiden uzak işlenen toprağın verimsiz kullanıldığı, siyasi ve mali buhranların henüz tam anlamıyla sona ermediği dönemlerde, köycülük politikaları her şeye rağmen önemli bir yol kat etmişti.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.