ARTIK BİZ,BİZ DEĞİLİZ!..
“Güvendiğiniz dağlara karlar yağdığında en güzel çare, dağ ile karı başbaşa bırakmaktır…
Gün gelip karlar eridiğinde; dağ yolunuzu gözleyince en güzel cevap, başka bir dağdan selam yollamaktır.” (Hz. Mevlâna)
Hani bir zamanlar ne emellerimiz, ne güzel hayallerimiz ve ideallerimiz vardı!
Ne oldu o emellerimize ve ideallerimize?
İktidar olmaktı gayemiz!
O emellerimize kavuşabilmek, hayallerimizi gerçekleştirmek ve ideallerimizi hâkim kılabilmekti hedefimiz!
İktidar mı olamadık?
İktidar olduk da muktedir mi olamadık?
***
Bir zamanlar;
Arabamız yoktu,
Dolmuşa binecek paramız yoktu,
Konuşacak hatibimiz yoktu,
Mesajımızı iletecek gazetemiz, televizyonumuz yoktu.
Lakin bitmek bilmeyen enerjimiz, müthiş bir mücadele azmimiz vardı.
Emellerimiz ve hayallerimiz bilevlerdi azmimizi, koştururdu bizi.
Birbirimize karşı gıpta edilecek sevgimiz, saygımız, muhabbetimiz vardı.
Evlerimiz, odalarımız küçüktü ama geniş gönüllerimiz vardı.
***
Şimdilerde;
Saraylarımız, villalarımız oldu,
Lüks arabalarımız, yatlarımız oldu,
Bütün gazeteler, televizyonlar bizlerin oldu,
Yok, yok oldu.
Her şey var oldu!
Lakin konuşan hatiplerimiz suspus oldu,
Emellerimiz ve ideallerimiz hayal oldu,
Enerjimiz, mücadele azmimiz yok oldu.
Sözlerimiz yalan, hareketlerimiz riya oldu.
Kazançlar haram, bereketler yok oldu.
Edep, hayâ, hoş görü yok oldu.
Sevgimiz, saygımız, muhabbetimiz yok oldu.
***
Ne bilir, çile çekmeyen çilenin ızdırabını…
Zulüm görmeyen nerden bilir mazlumun gözyaşının açısını,
Açlık çekmeyen bilir mi kuru ekmeğin lezzetini,
Yetimlik, öksüzlük nedir bilmeyen, nasıl bilsin annenin babanın kıymetini,
Mecnun olmayan ne bilir Leylânın hasretini
***
Artık biz, biz değiliz!
Belki siz, sizsiniz..
O, o…
Sen de sen…
Lakin artık ben, ben değilim!
Ben, dünkü benliğimi aramaya gidiyorum.
***
“Leyla’nın güzelliğine ancak Mecnun’un gözüyle bakmalısın ki, onu seyretmenin sırrı sana da görünsün.” (Sadî-i Şirazî)
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.