Anasayfa »
Mevlüt KAYA Tarafından Yazılan Yazılar (Sayfa 11)
"Mevlüt KAYA" Tarafından Eklenen Konular
5 yıl önce
Çul; Arapça kökenli “cull” sözcüğüne dayanmaktadır (=Atların üst örtüsü).
Giresun yöresinde dokuma kültürünün en eski ve en önemli parçalarından biriydi “çul”lar. Asırlar öncesinde her köyde, her evde çul dokumayı bilen birileri vardı: Babaanneler, anneler, anneanneler. Onlar da atalarından öğrendikleri bu zanaatı gelinlerine, çocuklarına aktarıyorlardı. Ta ki dokuma makinelerinin yaygınlaşmasına dek!
Yetmişli yıllara doğru çul dokuma zanaatı hızlı bir biçimde memleketi terk etmeye...
5 yıl önce
Kelek sözcüğü, TDK Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü’nde “Hayvanların boyunlarına takılan büyük çan, çıngırak.” şeklinde geçmekte ise de Giresun yöresinde çan, zil ve kelek farklı nesneler için kullanılır.
Kelek, Giresun yöresindeki anlamıyla; büyükbaş veya küçükbaş hayvanların boynuna takılan, demirden üretilen bir çeşit ilkel bir alarm sistemidir. Hayvanların otlama sürecinde kaybolmasını önlemek içindir; hayvan yürüdükçe sürekli surette ses çıkararak hayvanın yerini belli eder....
5 yıl önce
Hars Akademi; kültür, sanat ve mimarlık üzerine 2018’de yayın yapmaya başlayan uluslararası hakemli, akademik bir dergidir. Bilim sahasına katkıları yönünden daha yayınlanmış ilk iki sayısında iddialı çalışmalar mevcuttur.
“Kültür, sanat ve mimarlık alanlarına yönelik araştırma, inceleme, derleme ve makaleleri kapsamına alan” derginin emektarı, editörü Giresun Üniversitesi Öğr. Üyesi, Doç. Dr. Sayın Hatem Türk hocamızdır. Derginin yayın kurulunda çeşitli üniversitelerden farklı uzmanlık...
5 yıl önce
Giresun’umuzun üretken kalemlerinden araştırmacı-yazar Murat Akyol’un son kitabı dolu dolu…
Akyol, durmadan, dinlenmeden Giresun’un unutulmaya yüz tutmuş kültürel değerlerini sözlü kültür derlemeleriyle ortaya koymaya devam ediyor. Bunu yaparken de mevcut yazılı kaynaklara başvuruyor, tabiri yerindeyse her çiçekten bal alarak çalışmalarını sürdürüyor. Böylelikle çalışması hem yazılı hem de sözlü kaynakların harcıyla yoğruluyor; Akyol’un eserleri Giresun yazınına yeni bir soluk katıyor: “Dalgalara Bin...
5 yıl önce
Geçen haftaki yazımın devamı olarak; geyik kültünün Anadolu’daki köklü geçmişine ve yaygınlığına dair tamamlayıcı bir hamle olması bakımından, Anadolu’da geyik ile ilgili kökü eski dönemlere dayanan bazı resmi yer adlarını da burada aktarmak gerekir:
Geyik Barajı (Muğla-Milas), Geyik Dağları (Kahramanmaraş-Başyayla), Geyik (Erzurum-Ilıca), Geyikbayırı (Antalya- Merkez), Geyikçeli (Ordu-Kumru), Geyikdere (Bingöl-Genç), Geyikdere (Kocaeli-Karamürsel), Geyikgölü (Tokat-Niksar), Geyikkırı (Çanakkale-Biga), Geyiklibaba Tür. (Bursa-İnegöl), Geyikli (Balıkesir-Gönen), Geyikli...
5 yıl önce
Hititlerin geyikler tanrısının adı olan Haruva’dan (1) bugüne dek yer adı olarak gelmiş olan Giresun-Yağlıdere ilçesine bağlı Harava (yeni adı Tuğlacık) köyünden başka, aynı adı taşıyan yerler şunlardır (2):
Harava: Gümüşhane’de köy.
Yeni adı İkisu
Harava: Kars’ta köy. Yeni adı Harava Kuyucuk
Horavi: Artvin-Arhavi.
Haraba: Van.
Harabasor: Muş.
Haraba: Bingöl.
Harava: Erzurum.
Haraka: Trabzon.
Hara: Trabzon.
Harba: Kütahya.
Harala: Tekirdağ.
Ayrıca 1817-1819 yıllarında Karadeniz kıyılarından geçen Bıjışkyan’ın gezi notları arasında bulunan bazı liman...
5 yıl önce
Geyik, yeryüzünde bilinen eski çağlardan beri yaygın olarak kullanılan bir kült haline gelmiştir. Birbirinden farklı kültürler ve uygarlıklarda kutsal sayılan geyik, Türk kültüründe aynı şekilde önemli bir yer tutmaktadır. Bilhassa dişi geyik, birçok uygarlıklardaki saygın yerini bugün hâlâ korumaktadır. Geyik kültü, Orta Asya’dan Anadolu kırsallarına uzanan tarihi sürecin sonucunda, bugün yer adlarıyla birlikte çeşitli efsanelerde canlı bir kültür mirası olarak...
5 yıl önce
Geyik motifi, dünyanın çoğu yerinde “kutsal” bir kültür unsuru haline gelmiştir. Doğu ve Batı medeniyetleri arasında kaynaşmış olan geyik motifi, Sibirya’da, Avrupa ve Amerika kıtalarında da gerek buralardaki Türk kökenli topluluklar gerekse Türk kökenli olmayan topluluklar arasında yaygın bir hale gelmiştir.
Eskimolardaki inanışa göre; ren geyiği Pinga adında bir tanrıça olup, tüm hayvanların koruyucusuydu. Nerede ve ne biçimde olduğu bilinemezdi. İnanışa...
5 yıl önce
Vikingler gibi birçok toplum, miğferlerine boynuz takıyordu. Bu boynuzlar, genellikle geyik ve boğalara aitti. Ayrıca içme kabı, haberleşme borusu (korna) olarak, boynuzun kullanımı uzun süre devam etmiştir. Bu boynuzların, Büyük İskender ve sözcük anlamı “iki boynuzlu” olan Zülkarneyn efsanelerindeki gibi; dünya egemenliğini, gücü ve iktidarı simgelediği anlaşılmaktadır. Tuva bilmecelerinde geyik türleriyle ilgili birçok öğeye rastlanır. Coğrafi ve ekonomik şartlardan kaynaklanan...
5 yıl önce
M.Ö. III. yüzyıl ile M.S. II. yüzyıllar arasında Çin seddinden Batı Türkistan'a kadar uzanan yerlerde hüküm sürmüş olan ve kendilerine has sanatları olduğu bilinen Türk kavmi Hiong-nulara ait, üzerinde geyik ve kaplan biçimindeki hayvan figürleri olan levhalar bulunmaktadır (1).
İnanışa göre, Orta Asya Türk halkları arasında zamanı belirleyen iki adet çark vardır. Bunlardan birini ejder, diğerini ise geyik döndürmektedir. Geyik Altay...