DOLAR: 34.6 TL
EURO: 36.4 TL

“DİZGİNE” ÜZERİNE BİR DENEME (4)

4 yıl önce
1.168 kez görüntülendi

Resim bulunamadı
Reklam

Eski Türkçeden bugüne yapılmış taramalarda; “-gine, -gına, -kine, -kına” eklerinin küçültme işlevi olduğu görülmüştür. Eklendiği sözcüklere “az veya çok küçüklük, azlık, sevgi, şefkat” anlamlarını katmaktadır. Türkiye Türkçesinde bu anlamı sağlayan ise “-cık, -cak, -ceğiz, -cağız” ekleridir. Eski Türk yazıtlarında iki yerde küçültme eki olarak “az-kınya” (=azıcık) kullanıldığı aktarılmıştır. Uygur metinlerinde “kınya, kinye, kına, kiye, kie” biçimlerinde, eklendikleri sözcüklere “küçültme, sevgi ve kuvvetlendirme” anlamı katan yapım ekleri kullanılmıştır. Kutadgu Bilig’te de “az-kına: azıcık” biçiminde bu ek yer almıştır. Divan-ı Lügati’t-Türk’te yedi yerde “-kiye, -kıya, -gine” ekleri kullanılmıştır: Oğul-kıya, kız-kıya: Oğulcağız, kızcağız. Söz-kiye, söz-gine: Sözceğiz. Tuz-kıya: Güzel. Köz-gine, köz-kiye: Göz-ceğiz… Kıpçak Türkçesinde küçültme eki olan –gine, “at-gine, bey-gine” şeklinde yer almıştır. Çağatay Türkçesinde; kent-kine: küçük kent. Esrük-kine: sarhoşça, yüz-gine: yüzceğiz (Volkan Coşkun, “-Gina ve -Raq Eklerinin Tarihî Türk Şiveleri Ve Özbek Türkçesinde Kullanılışları”, Türk Dünyası Dil Ve Edebiyatı, Güz/II 2001, ss. 599-613).
Türkçenin eski dönemlerinden beri, çoğu lehçelerinde “-gine” ekinin eklendiği sözcüğe küçültme anlamı kattığını yukarıda örnekleriyle nakletmiş bulunuyoruz. Buraya kadar aktarılan verilerin, “Dizgine mi? Gizgine mi?” Ya da bu adın kökü “düz” mü, “diz –“ mi, “göz-güz-giz” mi? sorularını önemli ölçüde cevaplandırdığını görmekteyiz.
Dizgine adının, mevcut veriler ışığında “dizginlemek” sözcüğü ile ilişkisi bulunmuyor: Diz-mek’ten diz-gin, dizgin’den dizgin-le-mek, dizginlemek’ten Dizgine veya doğrudan dizgin’den “Dizgin-e”… Burada hem Türklerde yer adlandırma usulleri hem de eylem kökünden yeni eylem ve ad yapılırken “Dizginlemek” eyleminden “Dizgine” türetilmesi sorunludur. Zaten bu durumda, sondaki “–e”nin nasıl ve neden eklendiği soru işareti olarak karşımıza çıkar.

Düz-gine: Düzce bir alan, küçük düz. Adın “Düz-gine”den Dizgine’ye dönüştüğüne dair bazı rivayetler vardır. Ancak Türk yer adlandırma geleneğinde, bir yere ad konulurken en kısa, en kolay olanı tercih edilmiş, o yerle ilgili en çok öne çıkan özelliklerin (yerin konumu, taşın adı, arazinin sahibinin adı, rengi, şekli, suyun tadı, o yerde geçmiş önemli bir olay, vs.) göz önünde tutulduğunu da unutmamak gerekir. O halde geçmiş dönemlerde ve/veya bugün Dizgine’nin öne çıkan özellikleri nelerdir? Düzlükten ziyade küçük ölçekli yarıdüzlüğe sahip olması, çevresine göre öne çıkan bir özelliğidir. Bununla birlikte, çevresine göre hem açık alan olması hem de yüksek rakımlı olup çok uzak noktaları görme olanağı sunması, yaylalar ile kıyı arasındaki bu geçidin daha belirgin bir özelliğidir. Bu güzergâhın en önemli noktası olan (ki eskiden bu civarda gözetleme işlevine de sahip bir kalenin varlığına dair bulgular ve 1916’da başlayan Rus işgali sürecinde buraya karargâh kurulduğuna dair aktarımlardan da anlaşılacağı üzere) Dizgine alanı, yolcular için gerek uzaklardaki hava durumunu, güvenliği, olayları gözlemleyeceği bir yer durumundadır ve yarıdüzlükten ziyade bu stratejik konumu daha fazla önem arz etmiştir. Dizgine, teknolojiden yoksun geçmiş asırlarda çıplak gözle uzaklar üzerinde çeşitli konularda bilgi edinme amaçlı gözetleme, gözlemleme yapılan, bilgi toplarken üzerinde durulan bir yerdir ve geçmişte “göz” ile ilgili bu rolü en önemli, öne çıkan özelliğidir. Gözcü, gözetler/gözlemler; bu noktadan her yer göz önündedir. Her yeri görme imkânı sunan bu küçük alana, muhtemelen eski dönemlerde halk arasında “Göz-gine” (Göz-ceğiz=küçük göz, göze benzeyen, ormanlık alan içinde kalan göz gibi açık yer… Nasıl ki küçük su kaynağına “göz/göze deniliyorsa) adı verilmiş, süreç içerisinde “göz/güz” sözcüğü “giz”e (Göz=Giz-gine) dönüşmüştür. Söylemdeki benzerliğe bağlı olarak sonraları Dizgine’ye dönüşmüştür.
Düz-gine=Dizgine dönüşümü bir alternatif ad kökeni olarak kabul edilebilir olsa da halk ağzındaki “Gizgine” söylemini de yabana atmamak gerekir. Yanı sıra Türkçenin en önemli eserlerinden biri olan Divan-ı Lügati’t-Türk’te aktarılan veriler de bu yer adının kökenine büyük ölçüde ışık tutmaktadır: Köz-gine, köz-kiye=göz-ceğiz: Köz-kiye/Köz-gine= Güzgiye-Güzgine-Gizgine-Dizgine dönüşümü kuvvetle muhtemeldir.

Reklam
Bu Konuyu Sosyal Medyada Paylaş

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Yorum Yaz

Yukarı Çık