SAVAŞ YILLARINDA EYNESİL-GÖRELE YÖRESİ (4)…
Rus işgal güçleri, denizden ve karadan büyük bir baskı oluşturarak Eynesil’den Çavuşlu’ya ulaşmıştı. Burada hunharca girişimlerde bulunarak, yakma, yıkma ve işkence-katliam gibi eylemlerde bulundular. Çavuşlu’yu ateşe vermişlerdi. Çavuşlu’nun Ruslarca yakılması hadisesi Mustafa Arslan’ın 1973’te yayınladığı “Görele” adlı eserinde şöyle yer almıştır:
“Şeker bayramının birinci günü Çavuşlu’ya giren düşman, gece kasabayı bir uçtan öbür uca tutuşturdu. İki yıldır depolara dolup satılamayan fındıklar müthiş bir alev ve dumanla, durgun bir havada göklere doğru bir mantar gibi bir sütunla yirmi dört saat yandı. Düşman bununla da öcünü alamadı. Rastladığı erkekleri ya süngüledi veya kafasını kılınçla kesti. Mala, namusa da saldırıyordu. İnekleri, tavukları kesip yerken, öte tarafta kadınlara saldırıyordu o menfur emelleri için. Bir yerde on tane kadar kızı toplayıp kumandana götürürken, ismini açıklamam sakıncalı olan bir kadın hayatı pahasına, düşman askerlerinin elinden bu kızları kurtardı…”
Ruslar bölgede ilerledikçe Türkler geri çekilmek zorunda kaldı. Türk asker ve sivilleri, önce Çavuşlu deresine, sonra Görele’ye ve Çanakçı deresine, ardından 21 Ekim 1916’da Harşit’e çekildiler. Eynesil-Görele yöresinde işgale direnen Kara Mürtezaoğlu Deli Bilal, Memişoğlu Hasan, Kara Mürtezaoğlu Yakub, Mamenli Köyü muhtarı Koserli Mustafa, Palakoğlu Mustafa, Rüşan Ali (Cebecioğlu), Tevfik Gül, Evci, İslamoğlu, Topbaş Mustafa, Cansızoğlu Hasan Çavuş, Daylı’dan Hüseyin oğlu Ali Bektaş, Kakaliçoğlu Muttalip, Kakaliçoğlu İsmail, Çakır Çavuş, Çakır Çoban, Cinoğlu Ali Osman, Bayıroğlu Hüseyin, Çürükvelioğlu Ali, Çürükvelioğlu Mustafa, Seyisoğlu Ömer ve Hıdıroğlu Tıp Osman, milis güçler oluşturarak halkı Rus işgalcilere karşı direnmek için örgütlüyordu (Mustafa Arslan, Görele, Ank. 1973, s. 42, 43). Öte yandan Rus askerleri Ermenilerle birlikte hareket ediyor; işgale direnen Türk halkını kurşuna diziyorlardı. İşgale direnen Eynesil halkından çoğu kişi Gagullu mevkiinde Ruslarca katledildi (Halil İbrahim Türkyılmaz, Her Yönüyle Eynesil, İst.1995, s. 93). Türklerin tarlalarına, hayvanlarına ve hanelerine saldırıyorlar, büyük bir kırım ve tahribat gerçekleştiriyorlardı.
Eynesil’de işgal günlerinde Rus askerleri pek çok insanı esir ederek, angarya işlerini yaptırmaya zorlamıştır. Hilo Hüseyin, Hasan Sofu ve arkadaşları Tirebolu ile Akçabat arasında silah taşırken Ruslarca esir alınmışlar, deniz yoluyla Rusya’ya götürülmek istenmişler, ancak bir şekilde işgalcilerin ellerinden kurtulmayı başarmışlardır. Anlatılana göre, kayıklarını domuzların arkasına bağlamışlar, böylelikle kilometreleri kat ederek domuzlara deniz üzerinde kayığı çektirmişler, Akçaabat yakınlarında karaya çıkmışlardır. Yine bu tarihlerde Rus işgalcilerin, İshaklı köyünde Aliustaoğullarından 1898 doğumlu İbrahim Kabakulak’ı yol yapımında çalıştırarak karşılığında “bir miktar manat” verdikleri anlatılmaktadır. Daha sonra işgalcilere direnen Aliustaoğlu İbrahim, İstiklal gazisi olarak madalya almıştır. İşgalin ilerleyen günlerinde, Ruslar Eynesil’i geçmişler; Çavuşlu Mezarlığı’na saldırarak pek çok mezar taşını parçalamışlar, mezarlığı ateşe vermişlerdi. Çavuşlu Mezarlığı gün boyu yanmıştı. Parçalanan taşlar ise bugün hala mezarlıktadır.
1916 Ağustos’unda Rus taburları Eynesil ile Çavuşlu arasında birkaç defa Görele’yi bombalamışlar, buradaki tüm köy halkı Harşit istikametinde batıya sevk edilmişlerdi. Tirebolu Kaymakamlığı bu durumu valiliğe iletmiş; 9 Ağustos 1916’da ise Trabzon Valisi Cemal Azmi Bey, Dâhiliye Nezareti’ne çektiği telgrafta, Rusların Trabzon’dan ayrılan bir kolunun 4 Ağustos’da Harşit Nahiyesi’ni geçerek yakınındaki Manastır köyünü ve Görele’nin yarım saat doğusundaki Gemitaşı mevkisini işgal ettiğini bildirmişti (Murat Dursun Tosun, Osmanlıca Arşiv Belgelerinde Gümüşhane, Tarihte Yaşananlar ve Ayrıntıları (1695-1928), İst. 2017, s. 881-882).
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.